Üst Header Banner Reklam
Ortada Üstesinden Gelemeyeceğimiz Bir Sıkıntı Yoktur
Türkiye, serbest piyasa ekonomisini tüm kural ve kurumlarıyla uygulayan bir ülkedir.
24.05.2018 04:14:09
Bu haber 337 kez okundu
Ortada Üstesinden Gelemeyeceğimiz Bir Sıkıntı Yoktur

Ortada Üstesinden Gelemeyeceğimiz Bir Sıkıntı Yoktur

 Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti eski milletvekilleriyle Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde düzenlenen iftarda bir araya geldi.

İftar sonrası bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaklaşan seçim ve milletvekili listeleriyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. AK Parti’deki her görev gibi milletvekilliğinin de bir bayrak yarışı olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bazen bir dönem bazen de birkaç dönem hizmet eden vekillerin yerini yenilerine bıraktığını belirtti.

“AK PARTİ’Yİ KURDUĞUMUZ GÜNDEN BERİ MECLİSİMİZİN ÖNEMİNE İŞARET ETTİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, doğrudan milletin iradesiyle gelinen Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yerinin ayrı olduğunu vurgulayarak, “Biz AK Parti’yi kurduğumuz günden beri hep millî iradenin ve onun tecelligâhı olan Meclisimizin önemine, üstünlüğüne işaret ettik. Bunun için AK Parti’yi milletimizin kurduğunu, bugüne kadar verdiğimiz tüm mücadeleleri de milletimiz için ve milletimizle birlikte yürüttüğümüzü söylüyoruz” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında her seçimin önemli olduğunu ama 24 Haziran seçimlerinin Türkiye için çok daha farklı bir öneme sahip olduğuna dikkat çekti. Anayasa değişikliğine göre seçimlerin 2019 Kasım ayında yapılması gerektiğini, herkesin yakından takip ettiği süreç sonucunda, 24 Haziran’da seçime gitme kararı aldıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu seçimle yeni yönetim sisteminin devreye gireceğini kaydetti.

“BİZİM SİYASETİMİZ SAMİMİYET SİYASETİDİR”

24 Haziran seçimlerinin herhangi bir seçim olmadığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz her zaman olduğu gibi milletimizin karşısına yine riyasız, hesapsız kitapsız, tamamen hasbi bir şekilde çıkıyoruz. Muhalefet partileri kendi içlerinde ve kendi aralarında o kadar çok alavere dalavereye girmiş durumdalar ki biz takip etmekte dahi zorlanıyoruz. Bir bakıyorsunuz milletvekilleri gidiyor geliyor. Bir bakıyorsunuz başka adayların imza barajını aşabilmesi için teşkilatlar seferber oluyor. Bir bakıyorsunuz listelerde olmadık isimlere yer veriliyor. Açıkçası bizim öyle alengirli işlere aklımız ermez. Bizim siyasetimiz samimiyet siyasetidir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının devamında Cumhur İttifakı’nın oluşma sürecine atıfta bulunarak “Bütün bunların ardından da ‘Vakit Türkiye vaktidir, vakit birlik vaktidir’ deyip irade, erdem, cesaretle Türkiye’yi şahlandırmak için yola çıktık” ifadelerini kullandı.

Hazırlanan aday listelerinin eksiği veya fazlası olabileceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama şundan herkes emin olsun ki milletimizin huzuruna mümkün olan en ideal kadroyla çıkmak için samimi bir gayret ortaya koyduk” dedi.

Sözlerinin devamında, AK Parti’nin seçimlerdeki en büyük güçlerinden birinin de eski vekiller olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Geçmişte Meclis çatısı altında edindiğiniz tecrübeler, teşkilat çalışmaları konusundaki birikiminiz ve diğer pek çok hasletinizle sizlerin desteğine ve katkısına ihtiyacımız var” şeklinde konuştu.

MİLLETVEKİLİ ADAY LİSTELERİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının devamında Bosna Hersek dönüşü uçakta gazetecilerle yaptığı sohbetteki bazı ifadelerinin yanlış anlaşıldığını öğrendiğini belirterek şunları kaydetti: “AK Parti’nin gerek bu listede yer alan, gerekse geçmiş seçimlerde aday gösterdiği herkes ehliyet ve liyakat sahibidir. Öyle olmazsa zaten partimizde görev alamazlar. Milletvekillerimizden beklentimiz; partimizi seçim çevrelerinde ve Meclis’te en güçlü şekilde temsil etmeleridir. Seçim çevresiyle irtibatı zayıf, Meclis’te herhangi bir varlık gösterememiş, üstelik de milletvekilliğinin asgari gereği olan komisyon ve Genel Kurul çalışmalarını dahi ihmal etmiş isimlerin durumunu elbette dikkate aldık.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “AK Parti diğer bazı partiler gibi tüm enerjisini ve zamanını iç mücadelelerine harcayan bir parti olmamıştır, olmayacaktır. Bizim için aslolan milletimize hangi hizmetleri verebildiğimiz, ülkemize hangi projeleri kazandırabildiğimizdir. Gerisi gayret meselesidir, zaman meselesidir, nasip meselesidir” dedi.

“DÖVİZ KURLARINDA YAŞANAN DALGALANMA EKONOMİK GERÇEKLERLE UYUMLU DEĞİL”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının devamında son günlerde döviz kurlarında yaşanan gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Kurda yaşanan kısmi dalgalanmanın, Türkiye’nin ekonomik gerçekleriyle kesinlikle uyumlu olmadığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Türkiye, geçtiğimiz yıl yüzde 7,4 büyüyen, hâlen bu düzeyde bir büyüme eğilimini sürdüren bir ülkedir. İhracatımız Nisan ayı sonu itibariyle 161 milyar doları geçti, yılsonunda 170 milyar doları aşacak görünüyor. Turizmde 40 milyonun üzerinde turist, 30 milyar doların üzerinde turizm geliri beklediğimiz çok bereketli bir sezona adım attık. Bankalarımız Amerika’daki, Avrupa’daki muadil kuruluşlarının iki katı daha güçlü sermaye, yeterlilik rasyosuna sahiptir. Kamu borçlarının yüzde 8,4 olan millî gelirimize oranı bakımından da gelişmiş ülkelerin çoğunun önündeyiz.”

Böyle bir ortamda ülkemizde döviz kurunun yükselmesinin sebeplerinin doğru tespit edilmesi gerektiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, kurdaki dalgalanmanın sadece Türkiye ile ilgili olmadığını, küresel düzeyde yaşanan bir sorun olduğunu vurguladı.

“ORTADA ÜSTESİNDEN GELEMEYECEĞİMİZ BİR SIKINTI DA YOKTUR”

Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin bu dalgalanmayı daha derinden hissettiklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkemizle ilgili uluslararası alanda eskiden beri var olan kimi olumsuz yaklaşımların etkisiyle bizim bu süreçten biraz daha fazla etkilendiğimiz de bir gerçektir. 15 Temmuz darbe girişiminden terörle mücadele operasyonlarına, sınır ötesi harekâtlarına kadar her konuda yalnız bırakılan ve haksız yere töhmet altına sokulan Türkiye benzer bir durumla karşı karşıyadır. Bir kez daha söylüyorum; finans piyasalarındaki gelişmelerin ekonomimizin gerçekleriyle bir ilgisi yoktur. Bununla birlikte ortada üstesinden gelemeyeceğimiz bir sıkıntı da yoktur. Şahsım başta olmak üzere Başbakanımız ve ekonomi yönetimimizle birlikte gelişmeleri yakından takip ediyoruz.”

Ekonomi yönetimi içerisinde farklı düşünenlerin olabileceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimizi huzursuz etmeye yönelik dedikodulara kimse itibar etmesin. Şu hususun herkes tarafından bilinmesini istiyorum: Türkiye olarak makro finansal istikrarı önemsiyoruz. Seçimin hemen ardından enflasyonu indirmek ve cari açığı azaltmak için gereken tedbirleri bir defa kesinlikle çok daha farklı bir şekilde devreye sokacağız. Kısa vadede kurdaki dalgalanmanın önünü kesebilecek imkânlara da sahibiz” değerlendirmelerinde bulundu.

“KÜRESEL YÖNETİŞİM BİÇİMLERİNİN ÜLKEMİZİ BİTİRMESİNE MÜSAADE ETMEYECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ekonomiyle ilgili farklı görüşlerin tartışılması başka bir şeydir, serbest piyasa kuralları ve kurumlarının işleyişi farklı bir şeydir” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye, serbest piyasa ekonomisini tüm kurallarıyla ve kurumlarıyla uygulayan bir ülkedir. Bugün olduğu gibi yeni yönetim sisteminde de para politikalarında küresel yönetişim ilkelerine bağlı kalmayı sürdüreceğiz. Ama küresel yönetişim biçimlerinin de ülkemizi bitirmesine müsaade etmeyeceğiz, onu da açıkça söylüyorum.”

“Özellikle mali disiplinin süreceğinden ve finansal istikrarın gereğinin yapılacağından kimsenin şüphesi olmasın” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ben tüm halkıma, tüm vatandaşlarıma sesleniyorum; lütfen kendi yerli paranızı dövize değişmeyin. Yerli paramızla hareket etmeye devam edelim. Millîlik budur, yerlilik budur, vatanseverlik budur. Eğer buna sahip çıkarsak, bilesiniz ki yarınlar bizim için çok daha farklı olacaktır. Bugüne kadar pek çok badireyi atlatmış olan Türkiye, Allah’ın yardımı ve milletimizin desteğiyle bu meselenin de üstesinden gelecektir” şeklinde konuştu.

“AK PARTİ’NİN MÜCADELESİ TÜRKİYE’NİN MÜCADELESİDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının devamında, “AK Parti’nin mücadelesi Türkiye’nin mücadelesidir, öyle ki AK Parti’nin kaderiyle Türkiye’nin kaderi adeta özdeş hâle gelmiştir. Bunun için Türkiye’ye saldıranların öncelikli hedefi AK Parti oluyor. Şu anda yapılan da şurada bir ay var: Türkiye’de AK Parti’yi nasıl sindiririz, budur. Hatta Erdoğan’ı nasıl sindiririz, budur. Sizlerden AK Parti’ye değil ülkenize sahip çıkmanızı, milletimize sahip çıkmanızı, evlatlarınızın geleceğine sahip çıkmanızı istiyorum. 24 Haziran bu bakımdan tarihî bir dönüm noktasıdır” dedi.

Türkiye’nin 16 yıllık kazanımlarına saldıranlara, geleceğini karartmak isteyenlere fırsat vermeyeceklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle tamamladı: “Sizleri sahada hep beraber görmek istiyorum. Unutmayınız, 24 Haziran’dan sonra Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’ni hayata geçirdiğimizde ülkemizi birlikte yöneteceğiz. Ama bunun için önce 24 Haziran’da hem cumhurbaşkanlığında, hem milletvekilliğinde çok iyi bir netice elde etmemiz gerekiyor.”

Anahtar Kelimeler
YORUMLAR
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.
Henüz yorum yapılmamış ilk yorum yapan siz olun...
2
Sağ 300x250 Reklam
YAZARLAR